|
Genel Sağlık Kurumlarında "Başvuru Hakkı"
Hasta hakkı ihlâlleri konusunda başvuru hakkının kullanılacağı yerler; kurumların idare bölümleri, adliye ve karakol, hekimlerin meslek örgütleri, bu konularda gerekli olan savunma ve danışma hizmetleri bakımından da avukatlık ve noter bürolarıdır.
BİA Haber Merkezi
09/07/2005 Mustafa SÜTLAŞ
musutlas@gmail.com
BİA (İstanbul) -
Sakatlar, sakatlıklarıyla ilgili konularda bir anlamda "özelleşmiş" bir sağlık hizmeti aldıkları kendi kurumlarında yaşadıkları sorunları bir biçimde çözerler, ya da çözülmesi için herhangi bir ifade yolu bulurlar.
Hizmet alma yönünden kendilerini "zorunlu" ya da "elleri mahkum" gördüklerinden, bu merkezler hakkında; hak ihlâllerine uğradıklarında nadiren başvuru hakkını kullanırlar.
Bu başvurular da genel olarak, bu merkezlerin kapasite sorunu nedeniyle yeterince yararlanamamaya dairdir. Sunulan hizmete ilişkin sorunlar konusunda hemen hiç hak arama amaçlı başvurularla karşılaşılmaz.
Aslında bunların kurum yöneticileri tarafından fark edildikleri anda çözümlendiklerini de söyleyebiliriz.
Ne var ki genel sağlık kurumlarında verilen genel sağlık hizmetlerinden sakatların yararlanması konusunda hizmete ulaşmak kadar, hizmetin verilmesiyle ilgili hak ihlâlleri de daha önceki yazılarımızda anlattığımız gibi sık yaşanır.
Dahası genellikle çözüm için bir şey yapılmaz ve bu sorunlar ve ihlâller sürekli hale gelir.
* * *
Bu durumu yaratan en önemli nedenlerden birisi de sakatların bu konuda başvuru yapmamaları ya da az sayıda başvuru yapılmasıdır.
Başvuru yapılmamasının önemli bir nedeni "kanıksamak"tır. Çünkü genel sağlık hizmetlerinde yalnız sakatların değil, hizmet alan hemen herkesin hakları bir şekilde sık olarak ihlâl edilmektedir.
Ama bunun kadar öneli bir başka neden de başvuru hakkının kullanılması sırasında yapılması gereken işlemlerin sakatlar açısından çok daha güç olmasıdır.
Sağlık ve hasta hakkı ihlâlleri konusunda başvuru hakkının kullanılacağı yerler; sağlık kurumlarının idare bölümleri, adliye ve karakol, hekimlerin meslek örgütleri, bu konularda destek sağlamak için gerekli olan savunma ve danışma hizmetleri bakımından da barolar, avukatlık ve noterlik bürolarıdır.
Bu kurum ve kuruluşların hizmetlerinden sakatların da yararlanmasını sağlayacak mekansal-fiziksel düzenlemeler en başta gelen sorundur. Sakat bu konuda başvurusunu yaparak hakkını aramaya çalışsa bile, başvuru ve izleyen süreç onun açısından yeni bir hak ihlâline dönüşmektedir.
* * *
İkinci önemli nokta sakatlığın getirdiği zorluklar ve sınırlılıklar nedeniyle başvuruyu yapabilme konusundaki sıkıntılardır.
Göremeyen, konuşamayan, duyamayan, anlayamayan birisinin bu işlemleri kendi başına yapamayacağı düşünülmediğinden, ona destek, yardımcı bazen de yerine bu işleri yapabilecek kişilerin belirlenmemesi ve bulundurulmaması, buna yönelik düzenlemelerin yapılmaması da "başvuru ve hak arama" hakkını engellemektedir.
Dolayısıyla sakatların başvuru hakları için öncelikle bu konularda gerekli düzenleme ve kolaylıkların sağlanması ivedilikle yerine getirilmesi zorunlu bir görevdir.
* * *
Başvuru hakkının kullanılmasıyla ilgili bir sorun da, sunulan hizmetteki sakat açısından yararlanmayı engelleyen ve "hak ihlâli" yaratan durumun aşılmasındaki sorumluluğunun sakata bırakılmasıdır.
"Başının çaresine bakacaksın", "bu sorunu sen çözeceksin", "ben eşit ve standart veririm, ötesi beni ilgilendirmez", "senin hizmet aldığın özel merkezler var, oraya git", vb. türden yaklaşımlar, yaşanan sorunlarla ilgili "hak arama" başvurularının önünü daha baştan kesmektedir.
İşin kötü yönü, sakatların da bunu bir verili durum olarak kabul etmeleri ve beklenti ve taleplerini sınırlandırmalarıdır.
Tüm bunlar göz önüne alındığında sakatlar çok sıkıntılı ve gerçekten hak ihlâline maruz kaldıkları durumlarda, bu tür başvuru mekanizmalarını kullanamadıkları için, sorunları gizli kalmakta bu da aynı sorunları başka sakat bireylerin de yaşaması sonucunu doğurmaktadır.
Buradan yola çıkarak, standart denetim yolları yanında başvuru mekanizmalarının kullanımının sağlanması bakımından da genel sağlık kurumlarında özel düzenlemelerin yapılması ve bunun başta hekimler ve yöneticiler olmak üzere, tüm sağlık çalışanları bakımından yerine getirilmesi gerektiğini söyleyebiliriz.(MS/EÜ)
|
..... |