|
Bilgilenme Hakkı ve Aydınlatılmış Onam
Bir sakatın herhangi bir tıbbi işlemle ilgili aydınlatılmış onamının alınması, uygulama ve girişimlerden vazgeçme hakkı da dahil olmak üzere kişinin özerklik ilkesine uygun davranılması sakatın temel hakları, hizmeti verenin de temel görevleri arasındadır
BİA Haber Merkezi
28/05/2005 Mustafa SÜTLAŞ
musutlas@gmail.com
BİA (İstanbul) -
Sakatlığın gerektirdiği her türlü sağlık hizmetinden yararlanma sırasında hizmeti alan kişinin durumu ve sakatlığıyla ilgili her türlü bilginin sağlamlardan farksız bir şekilde ona da sağlanması değişmez bir tutum olmalıdır.
Sakatlık, sakata yönelik tutum ve davranışı olumsuz anlamda etkilememeli, tam tersine "pozitif ayrımcılık" anlamına gelecek çabalarla daha özenli bir şekilde gerçekleşmelidir.
Sakatın halini en iyi anlayacak olan ona sakatlığıyla ilgili sağlık hizmetini veren sağlıkçıdır. Çünkü o hem nedeni hem sonucu bilmekte, hem de sürekli hizmet sunduğu için, daha çok deneyime sahip bir kişidir. Dahası onun tutum ve davranışları başkaları açısından da örnek yaratacaktır.
* * *
Bu tutum ve davranışlar bilgilenme hakkının kullanılması ve aydınlatılmış onam alınması sırasında da söz konusu olmalıdır.
Her sakatın, sakatlığının gerektirdiği herhangi bir sağlık hizmetinden yararlandığı sırada, o andaki durumuyla birlikte gelecekte olacaklara ilişkin soru ve kaygılarının giderilmesi, tam bir danışmanlık ve rehberlik hizmetiyle, sunulacak ve gereksinilen sağlık hizmetinin gerektirdiği her türlü bilginin verilmesi, seçeneklerin sunulması, sakatın ya da yakınlarının kafasında oluşan soru ve sorunların yanıtlanması ve çözümlenmesi bu bağlamda birer "özel hak" olarak değerlendirilmelidir.
Tüm bunlar herhangi bir hastalık halindeki bilgilendirme ve onam almaktan daha farklı olmalıdır. Çünkü yapılacak işlem sakatın yaşam boyu sürecek bir sorunuyla ilgili olacaktır.
Alınacak karar da, sırasında gelecekteki tüm yaşamını etkileyebilecektir.
* * *
Tanı ya da tedavi olarak sakatın gereksindiği tüm girişim ve hizmetlerin kararlaştırılması da dahil uygulamayla ilgili tüm süreçlerde kendisinin ve yakınlarının katılımı sağlanmalıdır.
Bilgilendirme sürecinde sakatlığına konu olan durumdan kaynaklanan zorluklar varsa bunlar da daha iyi olan yetileriyle desteklenerek aşılmalıdır.
Sakatlar bu haklardan yararlanırken, onların sakatlıkları göz önüne alınarak en uygun yöntem ve araçlar seçilerek davranılmalıdır. Örneğin işitmeyen bir kişiye sözel bir bilgilendirmenin bilgilendirme görevini yerine getirmiş olmak anlamına gelmeyeceği, bu görevi kişinin çevresine bırakılamayacağı kabul edilmelidir.
Dolayısıyla sağıra anlayamıyorsa yazarak, görmeyene her şeyi gözünün önünde canlandıracak şekilde ayrıntılı anlatarak bilgi verilmelidir. Yine onayını sözel bir şekilde veremeyene kendini en iyi nasıl ifade edebiliyorsa o yöntemden yararlanarak o yöntemle onamının alınması sağlanmalıdır.
Fiziksel zorluklar dışında akıl ve bellek yönünden sakatlıkları olanlara olabilecek en uygun katılımını sağlayacak şekilde davranılmalı, eğer kendi kararlarını alamayacak durumdaysa yasal temsilcilerinin onamını yazılı olarak almadan, acil durumlarda da başka hekimlerin karara katılımını sağlayarak gerekli girişimlerde bulunulmalıdır.
Bir sakatın herhangi bir tıbbi işlemle ilgili aydınlatılmış onamının alınması, uygulama ve girişimlerden vazgeçme hakkı da dahil olmak üzere kişinin özerklik ilkesine uygun davranılması, onun istek ve öncelikleriyle, kendi değer ve tercihlerine uygun çözümlerin bulunması noktasında bir tutum alınması da sakatın temel hakları, sağlık hizmeti verenin de temel görevleri arasındadır.(MS/EÜ)
|
..... |