|
Gündelik Faaliyetlerle İlgili Tıbbi Sorunlar
Başta fiziksel sakatlıklar olmak üzere sakatların yaşamını olumsuz etkileyebilecek, gündelik bedensel faaliyetlerle ilgili sorunları önceden farkedilerek çözümlenmeli, bunların yapılmamasından kaynaklanan ek sorunların ortaya çıkması önlenmelidir.
BİA Haber Merkezi
25/03/2005 Mustafa SÜTLAŞ
musutlas@gmail.com
BİA (İstanbul) -
Sakatları mağdur eden önemli bazı sorunlar da gündelik bedensel faaliyetlere yönelik eksik ve yanlış inançlarla bunlardan kaynaklanan uygulamalar nedeniyle yaşanır.
Beslenme, temel bedensel hareketler, uyuma, işeme, dışkılama, iletişime yönelik faaliyetler ve sosyal yaşama katılma, normal koşullarda "sağlam" bir insan açısından önemli sorunlar yaratmazlar.
Ancak her sakatın kendi özgün ve özgül durumuna göre bunlardan biri veya bir kaçı sorun haline gelebilir ya da çeşitli ek sorunlar yaratabilir.
Bu tür bedensel işlevlerin sakatlar açısından da "normal ve sağlıklı" kişilere yakın bir şekilde sürdürülmesinin sağlanması temel olmalıdır.
Eğer sakatlık doğuştan ise bu sorunlar yapılacak çeşitli müdahalelerle ve özel eğitimlerle çözümlenebilir.
Sakatlığın sonradan olduğu durumlarda da, bu durumu yaratan nedene yönelik tıbbi girişimler sırasında bu tür sorunların düşünülmesi, öngörülmesi ve gerekli önlemlerin alınması gereklidir.
Bu tür faaliyetlerin o anın sonrasında, yaşam sürüp giderken "sorun olmayacak" şekilde planlanması, sakatın kendi kendine çözümleyebilecek durumda olması hedeflenmelidir.
* * *
Bu tür sorunların fark edilmesi, ön görülmesi, önlenebilir ve giderilebilir haldeyken gereğinin yapılması, görmezden gelinmemesi, ihmâl edilmemesi, çeşitli yöntem ve müdahalelerle erkenden çözümlenmesi, gerekli destek, yardım ve güçlendirme faaliyetleri bakımından desteklenmesi, eksik ya da yanlış davranılmaması da sakatların sahip olduğu önemli ve olmazsa olmaz haklar olarak kabul edilmelidir.
Tersine; sayılan tutum, davranış ve uygulamaların gerçekleşmemesi, sağlık hizmeti verenlerin neden olduğu "sağlıklı yaşamayı sağlayan sağlık hakkı ya da hastayken yararlanılması gereken hasta hakları"nın ihlâli olarak değerlendirilmelidir.
Kural olarak tıbbi hiç bir işlem yalnız o işlemi gerektiren nedenin giderilmesi ve yaşamın sürdürülmesine yönelik olmamalıdır. Bu hedef temel alınmakla birlikte kişinin sonrasında nasıl yaşayacağı, yaşamın nasıl süreceği de her durumda göz önünde tutulmalıdır. Hipokrat'ın hekimlere verdiği "önce zarar verme" emrinin anlamı budur.
Örneğin kalın barsağının son bölümünde kanseri olan bir hastaya yapılacak cerrahi müdahalede kanserli dokuyu kesip çıkarmak yetmez. Bundan sonrasında o kişinin dışkılama işlevinin nasıl olacağı da öngörülerek gerekli müdahaleler ile bu yöndeki işlem tamamlanır.
Her tür tıbbi girişim, sonrasındaki hayati bedensel faaliyetleri eskiden olduğuna yakın sürdürecek biçimde planlanmak zorundadır.
* * *
Böyle konularda sorunlar yaşayan sakatlara da tıpkı bu tür yaşamsal sorunlarını ancak yardım ve destekle çözebilen bir bebeğe davranıldığı gibi davranılmalıdır.
Dolayısıyla kişinin kendisine yönelik özel girişimler yanında onun bakım ve yaşamasına destek olacak kişilerin eğitilmesi, bazı bilgi ve becerilerin kazandırılması gereklidir.
Sakatın yakınları ve çevresindekilerin başaramadığı iş ve hizmetlerle ilgili olarak da, kurumsal tıbbi bakım ve destek sistemleri ile bu alanın profesyonellerinin katkı ve katılımı sağlanmalıdır. Bu destekler de söz konusu sorunu giderecek ve düzelmeyi sağlayan haklar olarak kabul edilmelidir.
Sonuç olarak, başta fiziksel sakatlıklar olmak üzere sakatların yaşamını olumsuz etkileyebilecek, gündelik bedensel faaliyetlerle ilgili sorunları her sakat için önceden farkedilerek çözümlenmeli, bunların yapılmamasından kaynaklanan ek sorunların ortaya çıkması önlenmelidir.
|
..... |